Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi İdeal gençlik Kulubü tarafından Gazeteci yazar Mehmet Göktaş Hoca’nın katılımıyla bir konferans düzenlendi .
Kurani kerim Tilaveti ile Başlanan konferansa Öğrenci ve vatandaşlar büyük ilgi gösterdi.Konferansın açılış konuşmasını İdeal Gençlik kulubu başkanı Burhan Aslan yaptı.
Aslan yaptığı konuşmada; Değerli AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN üniversitesi ailesi ve değerli misafirler İDEAL GENÇLİK kulübümüzün düzenlemiş olduğu ‘’İdeal genç nasıl olmalıdır?‘’adlı konferansımıza hepiniz hoş geldiniz.
Bizler kulübümüzün adını İdeal Gençlik koyduk. Neden İdeal Gençlik? Malumunuz olduğu üzere günümüz gençliğine baktığımızda gençlerimizin inancından, kültüründen, ahlak ve maneviyatından bilinçli bir şekilde uzaklaştırıldığını görmekteyiz. Günü birlik yaşayıp yarını düşünmeyen, şehvet, arzu ve tutkularının esiri olma yolunda giden bir gençlikle karşı karşıyayız. Öyle bir gençlik ki; içinde yaşadığı toplumdan uzak, toplumuna faydası olmayan bilakis zararlı hale gelmiş bir gençlik...
Oysaki gençlik, bir toplumun dinamizmi aynı zamanda geleceğidir. Gençlik bizim umudumuzdur. Bazılarının umutlarımızı yıkmasına izin vermemeliyiz. Yarınlarımıza güzel bir miras bırakmak istiyorsak Hz. Yakup gibi özlediğimiz Yusufları aramalıyız. Hz. Hacer gibi temiz yürekli İsmaillerin yok olmaması için durmadan koşmalıyız. Unutmayalım ki, Hacer’e suyu veren Rab bizimde Rabbimiz. O zaman eğer biz İsmail’ler ölmesin diye Hacer’ce yüreği yanık bir arayışa koyulursak can suyuna ulaşabiliriz.
İşte bizler İdeal Gençlik olarak hedefimiz geleceğimiz olan gençlerimizi özüne döndürerek, inancıyla, kültürü ile barışık dinine toplumuna faydalı, birikimli, eğitimli ideal bir gençlik oluşturmaktır. Allah’ın yardımıyla Kur’an’ın güzellikleriyle süslenmiş bir gençlik neslini oluşturacağız. Kuran bu noktada bize birçok gençten bahsediyor;
Bir gençlik ki, Hz. İbrahim gibi kendi döneminin putlarından arınan, batan (geçici) şeyleri sevmeyen, mantıksız şeylerin peşinden gitmeyen bir gençlik…
Ateşe atılma pahasına da olsa toplumda doğrunun şahitliğini yapabilecek bir gençlik…
Hz. Yusuf gibi, Rabbinin rızasını nefsine ve şeytani duygularına hâkim kılabilecek bir gençlik…
Yakupların özlemlerini giderebilecek bir gençlik…
Hz. Meryem gibi iffetiyle abideleşecek, hayâsıyla hayatını bütünleştirecek bir gençlik…
Kalbini öğütle yaşatan, hikmetle aydınlatan bir gençlik…
Bizler böyle bir gençliğin hür ve gür sesi olmak için BİSMİLLAH diyerek yola çıktık.
Gayemiz bu gençliği oluşturmak, ayağa kaldırmak, şahlandırmaktır. Topluca silkinmek, okumak, koşmak ve azmetmektir. Yolumuza döşenen tüm engelleri, günahları, tuzakları aşıp hedefimize varmaktır. Artık küçük işlerle uğraşmanın vakti geçmiştir. Büyük düşünmenin, büyük işlere kalkışmanın ise tam sırasıdır. Gençlik hamiyete gelirse elbette toplumda gelecektir.
Bu gaye ve hedeflerle çıktığımız bu yolda genç kardeşlerine manevî yönden el uzatanlara, gençlerin sesine kulak verenlere, gençlere gönül verenlere ve gençlerin gönüllerini fethedenlere ne mutlu...
Hepinizi Allaha emanet ediyor ve programımızla baş başa bırakıyorum…Dedi
Program okunan ilahi ve Ezgilerden sonra söz alan Doğru Haber Gazetesi Genel yayın yönetmeni Mehmet Göktaş konuşmasında;Gelmiş geçmiş bütün Peygamberler aldıkları bu görevleri gençken omuzlamışlardır.dedi
Göktaş, “Size, ‘Diploma her kapıyı açar’ derler. Bu yanlış bir sözdür. Bu sözün doğrusu şudur; diploma sizi her kapıya götürür. Burada bir okul ve fakülte aleyhine konuşmuyorum ama kimse aşağılık kompleksine kapılmasın. Birisi fakülteyi, istediğim bölümü tutturamadım şeklinde aşağılık kompleksine kapılmasın. Allah’u Teâlâ herkese gerçekten adil davranmıştır. Birine matematik zekâsı vermişse, diğerine başka bir zekâ vermiştir. İş alanında özel olmaya dikkat edin. Bu meşhur olmak falan değildir. Sizi kimse sınırlamasın. Dikkat edin sizin kabiliyetlerinizi, birikimlerinizi, hayallerinizi kimse sınırlamasın. Bunun için iyi bir yönünüzü öğrenin o yöne fazladan yatırım yapın.” diye konuştu.
Türkiye’nin en iyi şairi unvanına sahip M. Akif Ersoy örneğini veren Göktaş, bazı branşların diplomayı gerektirmediğini belirterek, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Okulunuzla alakalı olmaya bilir. Bu ülkenin en iyi şairi Mehmet Akif Ersoy’dur. Edebiyat fakültesinin şair bölümünde mezun olmamıştır. Asıl mesleği baytardır. Herkeste buna benzer hünerler vardır. Bir takım ilim dalları vardır ki diplomayı gerektirmez. Tabi diplomasız kimseyi ameliyathaneye sokmazlar, mühendis yapmazlar. Ancak bunun dışında bazı branşlar vardır ki heyecanı, aşkı ve muhabbeti gerektirir ama diplomayı gerektirmez. Şiir, roman, edebiyat ve İslam ilimleri de böyledir. Hele ki İslam ilimlerinin büyük bir kısmı diplomayı falan gerektirmez. Yabancı dil de böyledir. Kendi kendinize yabancı dil öğrenebilir misiniz? İşe yarar mı? Bal gibi yarar. Arapçanızı, İngilizcenizi, Almancanızı geliştirin. Yeter ki sizde aşk ve heyecan olsun, illaki o okulu bitirmeniz gerekmez. Size şu tavsiye de bulunuyorum; mutlaka bu yönlerinizi bilin ve geliştirin.”
Herkesin başarı gösterebileceği özel bir yeteneğe sahip olduğunu ve zamanı gelince onu dışarı çıkaracağını dile getiren Göktaş, “Gençler karamsarlığa çok düşerler ve yahut birileri onların heyecanını yok etmeye çalışır. Bunlara fırsat vermeyin. Allah size bir değer vermiştir. Yani sizde başka bir zekâ vardır. Bazı insanlar vardır ki söylediğim gibi aykülerini konuştururlar ve İslam adına ilim sahibi olurlar, belirli bir yere gelirler. Fakat ötekinde de bir cevher vardır. O cevheri yeri gelince bulup çıkarırlar. Belki öteki gibi hafız olmamıştır, fıkıh tahsil edememiştir ama Allah ona başka bir akıl vermiştir.” şeklinde konuştu.
Program okunan ilahi ve ezgilerden sonra son buldu.